İKAS Altyapısı ile güvenli alışveriş
Tüm Ürünlerde ücretsiz KARGO
İKAS Altyapısı ile güvenli alışveriş
Tüm Ürünlerde ücretsiz KARGO
Yüzyılların Mucizesi "Kolloidal Gümüş Suyu"

Yüzyılların Mucizesi "Kolloidal Gümüş Suyu"

Kolloidal Gümüşsuyu

Kolloidal Gümüşün Temel Bilgileri

Kolloidal terimi aslında gümüşün en küçük biyolojik şekli demektir. Suyun içinde heterojen olarak dursalar bile çok küçük yapıları nedeni ile bize homojen bir görünüm sağlarlar.

Bu küçük yapıdaki parçacıklar hücre zarlarından kolayca geçebilmektedir. İşte tamda burada bizim için önemi başlıyor. Doğal bir antiseptik ve antienflamatuar olan kolloidal gümüş gerek haricen gerek dahilen (uygun formlarında) kullanılarak cilt sağlığımız için çok önemli bir yardımcı etken madde haline geliyor.

Gümüşün Tarihteki Yeri

Gümüş, tarih boyunca çeşitli kültürlerde ve medeniyetlerde sağlık amacıyla kullanılmıştır. İşte bazı örnekler:

  1. Antik Roma ve Yunan Medeniyetleri: Antik Roma ve Yunanlılar, suyun temizlenmesi ve korunması amacıyla gümüş kapları kullanmışlardır. Ayrıca, gümüş tozları yara bakımında antiseptik olarak kullanılmıştır.
  2. Orta Çağ: Orta Çağ'da, gümüş, antibakteriyel özellikleri nedeniyle sargı malzemesi olarak kullanılmıştır. Ayrıca, gümüş kaplar ve çatal-bıçak takımları zehirlenmeyi önlemek için tercih edilmiştir.
  3. Asya Kültürleri: Bazı Asya kültürlerinde, özellikle Çin ve Hint kültürlerinde, gümüşün sağlık yararlarına inanılmıştır. Gümüş, içme suyu ve gıdaların korunması amacıyla kullanılmıştır.
  4. 19. ve 20. Yüzyıl: 19. yüzyılın sonlarından itibaren, gümüşün antibakteriyel özellikleri üzerine daha bilimsel araştırmalar yapılmıştır. Bu dönemde gümüş, yara bakımında ve suyun dezenfekte edilmesinde kullanılmıştır.
  5. Günümüzde: Günümüzde, gümüş nanopartikülleri, antibakteriyel özellikleri nedeniyle bazı medikal uygulamalarda ve yara bakım ürünlerinde kullanılmaktadır. Ayrıca, bazı su arıtma sistemlerinde gümüş kullanılarak suyun temizlenmesi sağlanmaktadır.

Kolloidal Gümüşün Kremlerimizdeki Rolü Nedir?

Kolloidal gümüş, çok küçük parçacıklar halinde gümüş içeren bir sıvıdır ve antibakteriyel, antiviral ve antifungal özelliklere sahiptir. Bu özelliklerinden dolayı, kolloidal gümüş, bazı cilt kremlerinde kullanılabilir ve şu avantajlara sahip olabilir:

  1. Antimikrobiyal Özellikler: Kolloidal gümüş, bakteri, virüs ve mantarları öldürme veya çoğalmalarını engelleme yeteneğine sahiptir. Bu nedenle, ciltteki mikropları azaltarak enfeksiyon riskini azaltabilir.
  2. Yara İyileşmesini Destekleme: Kolloidal gümüş içeren kremler, yaraların iyileşmesini hızlandırabilir. Antibakteriyel özellikleri, yara bölgesindeki bakteri yükünü azaltarak enfeksiyon riskini minimize edebilir.
  3. Cilt Problemlerini Hafifletme: Kolloidal gümüş, egzama, sedef hastalığı gibi cilt problemleriyle mücadelede yardımcı olabilir. Anti-enflamatuar özellikleri sayesinde cildin sakinleşmesine ve tahrişi azaltmaya yardımcı olabilir.
  4. Akne Tedavisi: Kolloidal gümüş içeren kremler, akne ve sivilcelerle mücadelede kullanılabilir. Antibakteriyel etkileri, akneye neden olan bakterileri azaltabilir.
  5. Cilt Temizliği: Kolloidal gümüş, cilt temizliği için kullanıldığında, mikropları ve diğer kirleticileri temizleyebilir. Bu, cildin temiz ve sağlıklı kalmasına yardımcı olabilir.

Kolloidal Gümüşün Özellikleri

  1. Antibakteriyel ve Antiviral: Kolloidal gümüş, bakteri ve virüslere karşı güçlü bir antimikrobiyal etki gösterir. Bu özelliği, enfeksiyonları önleme veya tedavi etme potansiyeline sahiptir.
  2. Antifungal: Mantar enfeksiyonlarına karşı da etkilidir. Kolloidal gümüş, cilt üzerindeki mantar enfeksiyonlarına karşı kullanıldığında önemli bir rol oynayabilir.
  3. Anti-enflamatuar: Kolloidal gümüş, iltihaplanmayı azaltabilir. Bu özellik, cilt problemleri ve yaralanmalarda kullanıldığında rahatlatıcı etki sağlar.
  4. Çok Yönlü Kullanım: Kolloidal gümüş, su, losyon, sprey veya merhem gibi çeşitli formlarda kullanılabilir. Bu, farklı uygulama yöntemleri ile çeşitli sağlık sorunlarına karşı kullanımını mümkün kılar.
  5. Uzun Raf Ömrü: Kolloidal gümüş, doğru bir şekilde depolandığında uzun süre dayanabilir. Bu özellik, ürünün etkinliğini korumasına yardımcı olur.
  6. Elektriksel Yük: Kolloidal gümüş parçacıkları, genellikle negatif bir elektrik yükü taşır. Bu, parçacıkların birbirlerine yapışmalarını engeller, bu da çözeltinin stabil kalmasını sağlar.

Kolloidal Gümüş Hangi Şartlarda Saklanmalı?

Kolloidal gümüş, doğru bir şekilde saklandığında etkinliğini korur ve daha uzun süre kullanılabilir. İşte kolloidal gümüşün doğru koşullarda saklanması için bazı öneriler:

  1. Işık ve Hava İzolasyonu: Kolloidal gümüş, ışık ve hava ile temas ettiğinde renk değiştirebilir veya çözeltide çökelti oluşabilir. Bu nedenle, ürünü içeren şişenin veya kaplamanın opak (ışığı geçirmeyen) ve hava geçirmez olmasına özen gösterin.
  2. Doğrudan Güneş Işığından Uzak Tutma: Kolloidal gümüşü doğrudan güneş ışığına maruz bırakmaktan kaçının. Bu, ürünün renk değiştirmesine ve etkinliğini kaybetmesine neden olabilir.
  3. Serin ve Kuru Ortam: Kolloidal gümüşü serin, kuru ve oda sıcaklığında bir yerde saklayın. Aşırı sıcaklık veya nem, ürünün bozulmasına yol açabilir.
  4. Çocuklardan Uzak Tutma: Kolloidal gümüşü çocukların ulaşamayacağı bir yerde saklayın. Evcil hayvanların erişimine de dikkat edin.
  5. Şişe Kapağını İyi Kapatma: Kolloidal gümüşü içeren şişe veya kapakları sıkıca kapatın. Hava ile temasını en aza indirmek, ürünün kalitesini korumaya yardımcı olabilir.
  6. Üretici Talimatlarına Uygun Saklama: Üreticinin sağladığı talimatları dikkate alın. Her ürün, üreticiye özgü saklama koşullarına sahip olabilir.
  7. Uygun Depolama Kabı: Kolloidal gümüş, cam veya opak plastik gibi uygun bir depolama kabında saklanmalıdır. Ayrıca ürün kullanımı sırasında kesinlikle metal bir cisim kullanılmamadır. CAm bir bardağa dökülüp daha sonra ihtiyaç doğrultusunda kullanılmalıdır.

Kolloidal Gümüş Hangi Durumlarda Kullanılmamalı?

Kolloidal gümüş genellikle çeşitli sağlık durumlarına yönelik bir takviye olarak düşünülse de, bazı durumlarda kullanılmaması veya dikkatli bir şekilde kullanılması önerilir. İşte kolloidal gümüş kullanımına karşı bazı önlemler:

  1. Gebelik ve Emzirme Dönemi: Gebelik ve emzirme dönemlerinde kolloidal gümüş kullanımından kaçınılmalıdır. Bu dönemlerde kullanımının güvenliği hakkında yeterli bilgi bulunmamaktadır.
  2. Alerji ve Hassasiyet: Gümüşe veya kolloidal gümüş içinde bulunan diğer maddelere karşı bilinen bir alerjiniz varsa, ürünü kullanmaktan kaçının.
  3. İlaç Etkileşimleri: Kolloidal gümüş, bazı ilaçlarla etkileşime girebilir. Herhangi bir kronik sağlık sorunu veya düzenli olarak kullanılan ilaç varsa, kolloidal gümüş kullanımı öncesinde bir sağlık profesyoneliyle görüşülmelidir.
  4. Karaciğer ve Böbrek Sorunları: Karaciğer veya böbrek sorunları olan kişilerin kolloidal gümüş kullanımı konusunda doktorlarına danışmaları önerilir. Ayrıca aldığınız ürün renk değiştirip kırmızılaşması durumunda ya da üründe tortu oluşması durumunda sadece yüzey temizleyici olarak kullanılması gerekmektedir.


Kolloidal Gümüşte "PPM" Nedir? Kolloidal Gümüş Hangi Renk Olmalıdır?

"PPM" (Parts Per Million), bir maddenin bir milyon kısım içindeki miktarını ifade eden bir oran birimidir. Kolloidal gümüşteki PPM, genellikle kolloidal gümüş solüsyonunun içindeki gümüş partiküllerinin konsantrasyonunu belirtir.

Kolloidal gümüş ürünleri genellikle 5 ila 500 PPM arasında değişen konsantrasyonlarda bulunabilir. Ancak, kullanım amacına, ürünün formülasyonuna ve kişisel sağlık durumuna bağlı olarak uygun PPM seviyesi değişebilir.

PPM'nin belirlenmesindeki temel faktör, kullanım amacı ve ürünün etkinliği ile ilgili faktörlerdir. Düşük PPM'li ürünler genellikle genel destek ve koruma amacıyla kullanılırken, yüksek PPM'li ürünler daha spesifik durumlar veya daha güçlü etkiler için tasarlanmış olabilir.

Gümüşsuyu kullanılmalarında ideal ppm oranı 20'dir. İdeal gümüşsuyu rengi ise biraz daha sarımtrak bir su görünümündedir. Bu renk açıldıkta "PPM" değeri düşecek ve etkisi azalacaktır. Yükseldikçe rengi koyu bir sarı hal alacak ve daha özel durumlar için üretilmektedir. Üretilen ve stabile olmuş bir gümüşsuyunun "PPM" değerinin bekledikçe artması ya da azalması gibi bir durum söz konusu değildir. 

Yüzyılların Mucizesi "Kolloidal Gümüş Suyu"

Yüzyılların Mucizesi "Kolloidal Gümüş Suyu"

Kolloidal Gümüşsuyu

Kolloidal Gümüşün Temel Bilgileri

Kolloidal terimi aslında gümüşün en küçük biyolojik şekli demektir. Suyun içinde heterojen olarak dursalar bile çok küçük yapıları nedeni ile bize homojen bir görünüm sağlarlar.

Bu küçük yapıdaki parçacıklar hücre zarlarından kolayca geçebilmektedir. İşte tamda burada bizim için önemi başlıyor. Doğal bir antiseptik ve antienflamatuar olan kolloidal gümüş gerek haricen gerek dahilen (uygun formlarında) kullanılarak cilt sağlığımız için çok önemli bir yardımcı etken madde haline geliyor.

Gümüşün Tarihteki Yeri

Gümüş, tarih boyunca çeşitli kültürlerde ve medeniyetlerde sağlık amacıyla kullanılmıştır. İşte bazı örnekler:

  1. Antik Roma ve Yunan Medeniyetleri: Antik Roma ve Yunanlılar, suyun temizlenmesi ve korunması amacıyla gümüş kapları kullanmışlardır. Ayrıca, gümüş tozları yara bakımında antiseptik olarak kullanılmıştır.
  2. Orta Çağ: Orta Çağ'da, gümüş, antibakteriyel özellikleri nedeniyle sargı malzemesi olarak kullanılmıştır. Ayrıca, gümüş kaplar ve çatal-bıçak takımları zehirlenmeyi önlemek için tercih edilmiştir.
  3. Asya Kültürleri: Bazı Asya kültürlerinde, özellikle Çin ve Hint kültürlerinde, gümüşün sağlık yararlarına inanılmıştır. Gümüş, içme suyu ve gıdaların korunması amacıyla kullanılmıştır.
  4. 19. ve 20. Yüzyıl: 19. yüzyılın sonlarından itibaren, gümüşün antibakteriyel özellikleri üzerine daha bilimsel araştırmalar yapılmıştır. Bu dönemde gümüş, yara bakımında ve suyun dezenfekte edilmesinde kullanılmıştır.
  5. Günümüzde: Günümüzde, gümüş nanopartikülleri, antibakteriyel özellikleri nedeniyle bazı medikal uygulamalarda ve yara bakım ürünlerinde kullanılmaktadır. Ayrıca, bazı su arıtma sistemlerinde gümüş kullanılarak suyun temizlenmesi sağlanmaktadır.

Kolloidal Gümüşün Kremlerimizdeki Rolü Nedir?

Kolloidal gümüş, çok küçük parçacıklar halinde gümüş içeren bir sıvıdır ve antibakteriyel, antiviral ve antifungal özelliklere sahiptir. Bu özelliklerinden dolayı, kolloidal gümüş, bazı cilt kremlerinde kullanılabilir ve şu avantajlara sahip olabilir:

  1. Antimikrobiyal Özellikler: Kolloidal gümüş, bakteri, virüs ve mantarları öldürme veya çoğalmalarını engelleme yeteneğine sahiptir. Bu nedenle, ciltteki mikropları azaltarak enfeksiyon riskini azaltabilir.
  2. Yara İyileşmesini Destekleme: Kolloidal gümüş içeren kremler, yaraların iyileşmesini hızlandırabilir. Antibakteriyel özellikleri, yara bölgesindeki bakteri yükünü azaltarak enfeksiyon riskini minimize edebilir.
  3. Cilt Problemlerini Hafifletme: Kolloidal gümüş, egzama, sedef hastalığı gibi cilt problemleriyle mücadelede yardımcı olabilir. Anti-enflamatuar özellikleri sayesinde cildin sakinleşmesine ve tahrişi azaltmaya yardımcı olabilir.
  4. Akne Tedavisi: Kolloidal gümüş içeren kremler, akne ve sivilcelerle mücadelede kullanılabilir. Antibakteriyel etkileri, akneye neden olan bakterileri azaltabilir.
  5. Cilt Temizliği: Kolloidal gümüş, cilt temizliği için kullanıldığında, mikropları ve diğer kirleticileri temizleyebilir. Bu, cildin temiz ve sağlıklı kalmasına yardımcı olabilir.

Kolloidal Gümüşün Özellikleri

  1. Antibakteriyel ve Antiviral: Kolloidal gümüş, bakteri ve virüslere karşı güçlü bir antimikrobiyal etki gösterir. Bu özelliği, enfeksiyonları önleme veya tedavi etme potansiyeline sahiptir.
  2. Antifungal: Mantar enfeksiyonlarına karşı da etkilidir. Kolloidal gümüş, cilt üzerindeki mantar enfeksiyonlarına karşı kullanıldığında önemli bir rol oynayabilir.
  3. Anti-enflamatuar: Kolloidal gümüş, iltihaplanmayı azaltabilir. Bu özellik, cilt problemleri ve yaralanmalarda kullanıldığında rahatlatıcı etki sağlar.
  4. Çok Yönlü Kullanım: Kolloidal gümüş, su, losyon, sprey veya merhem gibi çeşitli formlarda kullanılabilir. Bu, farklı uygulama yöntemleri ile çeşitli sağlık sorunlarına karşı kullanımını mümkün kılar.
  5. Uzun Raf Ömrü: Kolloidal gümüş, doğru bir şekilde depolandığında uzun süre dayanabilir. Bu özellik, ürünün etkinliğini korumasına yardımcı olur.
  6. Elektriksel Yük: Kolloidal gümüş parçacıkları, genellikle negatif bir elektrik yükü taşır. Bu, parçacıkların birbirlerine yapışmalarını engeller, bu da çözeltinin stabil kalmasını sağlar.

Kolloidal Gümüş Hangi Şartlarda Saklanmalı?

Kolloidal gümüş, doğru bir şekilde saklandığında etkinliğini korur ve daha uzun süre kullanılabilir. İşte kolloidal gümüşün doğru koşullarda saklanması için bazı öneriler:

  1. Işık ve Hava İzolasyonu: Kolloidal gümüş, ışık ve hava ile temas ettiğinde renk değiştirebilir veya çözeltide çökelti oluşabilir. Bu nedenle, ürünü içeren şişenin veya kaplamanın opak (ışığı geçirmeyen) ve hava geçirmez olmasına özen gösterin.
  2. Doğrudan Güneş Işığından Uzak Tutma: Kolloidal gümüşü doğrudan güneş ışığına maruz bırakmaktan kaçının. Bu, ürünün renk değiştirmesine ve etkinliğini kaybetmesine neden olabilir.
  3. Serin ve Kuru Ortam: Kolloidal gümüşü serin, kuru ve oda sıcaklığında bir yerde saklayın. Aşırı sıcaklık veya nem, ürünün bozulmasına yol açabilir.
  4. Çocuklardan Uzak Tutma: Kolloidal gümüşü çocukların ulaşamayacağı bir yerde saklayın. Evcil hayvanların erişimine de dikkat edin.
  5. Şişe Kapağını İyi Kapatma: Kolloidal gümüşü içeren şişe veya kapakları sıkıca kapatın. Hava ile temasını en aza indirmek, ürünün kalitesini korumaya yardımcı olabilir.
  6. Üretici Talimatlarına Uygun Saklama: Üreticinin sağladığı talimatları dikkate alın. Her ürün, üreticiye özgü saklama koşullarına sahip olabilir.
  7. Uygun Depolama Kabı: Kolloidal gümüş, cam veya opak plastik gibi uygun bir depolama kabında saklanmalıdır. Ayrıca ürün kullanımı sırasında kesinlikle metal bir cisim kullanılmamadır. CAm bir bardağa dökülüp daha sonra ihtiyaç doğrultusunda kullanılmalıdır.

Kolloidal Gümüş Hangi Durumlarda Kullanılmamalı?

Kolloidal gümüş genellikle çeşitli sağlık durumlarına yönelik bir takviye olarak düşünülse de, bazı durumlarda kullanılmaması veya dikkatli bir şekilde kullanılması önerilir. İşte kolloidal gümüş kullanımına karşı bazı önlemler:

  1. Gebelik ve Emzirme Dönemi: Gebelik ve emzirme dönemlerinde kolloidal gümüş kullanımından kaçınılmalıdır. Bu dönemlerde kullanımının güvenliği hakkında yeterli bilgi bulunmamaktadır.
  2. Alerji ve Hassasiyet: Gümüşe veya kolloidal gümüş içinde bulunan diğer maddelere karşı bilinen bir alerjiniz varsa, ürünü kullanmaktan kaçının.
  3. İlaç Etkileşimleri: Kolloidal gümüş, bazı ilaçlarla etkileşime girebilir. Herhangi bir kronik sağlık sorunu veya düzenli olarak kullanılan ilaç varsa, kolloidal gümüş kullanımı öncesinde bir sağlık profesyoneliyle görüşülmelidir.
  4. Karaciğer ve Böbrek Sorunları: Karaciğer veya böbrek sorunları olan kişilerin kolloidal gümüş kullanımı konusunda doktorlarına danışmaları önerilir. Ayrıca aldığınız ürün renk değiştirip kırmızılaşması durumunda ya da üründe tortu oluşması durumunda sadece yüzey temizleyici olarak kullanılması gerekmektedir.


Kolloidal Gümüşte "PPM" Nedir? Kolloidal Gümüş Hangi Renk Olmalıdır?

"PPM" (Parts Per Million), bir maddenin bir milyon kısım içindeki miktarını ifade eden bir oran birimidir. Kolloidal gümüşteki PPM, genellikle kolloidal gümüş solüsyonunun içindeki gümüş partiküllerinin konsantrasyonunu belirtir.

Kolloidal gümüş ürünleri genellikle 5 ila 500 PPM arasında değişen konsantrasyonlarda bulunabilir. Ancak, kullanım amacına, ürünün formülasyonuna ve kişisel sağlık durumuna bağlı olarak uygun PPM seviyesi değişebilir.

PPM'nin belirlenmesindeki temel faktör, kullanım amacı ve ürünün etkinliği ile ilgili faktörlerdir. Düşük PPM'li ürünler genellikle genel destek ve koruma amacıyla kullanılırken, yüksek PPM'li ürünler daha spesifik durumlar veya daha güçlü etkiler için tasarlanmış olabilir.

Gümüşsuyu kullanılmalarında ideal ppm oranı 20'dir. İdeal gümüşsuyu rengi ise biraz daha sarımtrak bir su görünümündedir. Bu renk açıldıkta "PPM" değeri düşecek ve etkisi azalacaktır. Yükseldikçe rengi koyu bir sarı hal alacak ve daha özel durumlar için üretilmektedir. Üretilen ve stabile olmuş bir gümüşsuyunun "PPM" değerinin bekledikçe artması ya da azalması gibi bir durum söz konusu değildir.